Yazalım gayretle ve anlatalım hasbilikle. Sahi hasbilik neydi? Biz (modern) ve küresel dünyanın (teknolojik) insanları medeniyetimizin bu nevi sözcüklerinin manasını biliyor ve bunları kıymetli kabul edip hayatımızın uygulama alanlarında somut hale getirebiliyor muyuz? Kelimelerin önemi üzerinde sayfalar dolusu yazmak ve ağızlar dolusu konuşmak gereğini üstad kabul edilen zat-ı muhteremlerden öğreniyoruz. "İnsanlar kelimelerle konuşup yazdığı gibi kelimelerle düşünürler." Kelime haznenizin genişliği nispetinde hayal dünyanınızın hudutlarını çizebilirsiniz. Ancak başka kültürlere ait (seküler) veya evrensel tabir ve kavramları kendi öz evladı kabul edip, asırlık medeniyetinin doğurduğu ve şekillendirdiği kelime,kavram, deyim ve atasözlerrini üvey hatta daha kaba ifadeyle, anne ve babasızmış gibi niteleyip onları kütüphanelerdeki tozlu raflara dahi terk etmeyi kabul etmeyenlere selamlar olsun. Yazmanın ve söylemenin gayret, heves, dirayet ve hasbilikle ve doğru kelimelerle olmasının öneminin nereden geldiği isabetli bir şekilde belirlendiği takdirde bu meselenin çözümü kendiliğinden gelecektir. Bütün Peygamberler, alimler, bilim adamları, arifler, erenler, kadınlar, adamlar, çocuklar... Herkes "insan" için söyler sözünü ve yazar.En mühim ve en gözden kaçanı Hz. Allah insan için söylemez mi Kelamullahı? Tek bu bile insan suretinde olan herkesi Hz.İnsan yapmaz mı? Madem ki insan kainatın en kıymetli varlığı o halde onun eğitim ve öğretiminde, yetişmesinde, terbiye edilmesinde ve bir sokak sohbetinde dahi dilinden dökülen her sözcük onun fıtratına onun değerine layık olmalı değil mi?
Yazıya yapılan bütün yorumlar
zuhn 14.03.2021
çok doğruBu yazıya sizde kendi yorumunuzu yazabilirsiniz.