Pir Sultan Abdal Derneği, zorunlu din dersinin kaldırılmaması durumunda dersleri boykot edeceğini açıkladı.
Bunun öncesinde de BDP'liler dillerinde eğitim yapmak istedikleri için bir hafta süreyle çocuklarını okula göndermeyeceklerini açıklamıştı. İkisi bir tutulmak isteniyor ama epey fark var. Zorunlu din dersi dördüncü sınıftan itibaren başlıyor ve lise eğitimi boyunca devam ediyor. Alevi aileler de çocuklarının "Sünni İslam Kültürü ve Ahlak Bilgisi" dersi görmesini istemiyorlar ve bunun neticesi olarak "Din dersi kaldırılsın" diyorlar.
Hani biz Türkçülere kimi zaman "o büyük demokrasi âşıkları ve hümanistler" ders vermeye kalkar ya... Ensest ve hayvanlarla ilişkiye "olabilir" raporu veren kimi "demokrasi âşıkları" "Atakürt" başlıklı yazılar yazar. Derler ki bu ülkede kimlik adı "Kürt" olsa, devletin adı "Kürt" olsa ne yaparsınız? Şimdi de ben o "demokrasi âşıklarına sorarım. Bu devletin Milli Eğitimi, yalnızca Hıristiyan inancına uygun bir din eğitimi verse siz ey Müslüman çocukları ne yapardınız? Bize duygudaşlık yapın diyordunuz ya, haydi biraz da siz duygudaşlık yapın...
Bunun bir orta yolu vardır. Ne din dersi kaldırılır ne de tek inanç millete dayatılır. Hani her içtimai meselede "Bakın Avrupa da böyle yapmıştı" diyerek neyimiz var neyimiz yok Avrupa'ya uydurdular ya... Ben Avrupa'dan duyduğum din eğitimini sizlere anlatayım.
Bir yıl din eğitimi zorunludur. Bu din eğitimi her semavi dini, hatta eski dinleri dahi öğrenciye öğretir. Kişi hem Hıristiyanlığı hem İslamiyeti hem Museviliği öğrenir. İkinci yıl din eğitimi seçmelidir. Ya "Genel Din" dersi alır ya da belirli bir dini seçer ve o din üzerine eğitim almayı sürdürür. Ya da hiçbir dersi seçmez... "Okulda namaz kılmayan öğrenciye kırık not" türü gazete kesikleri de böylelikle tarih olur. Örneğin dördüncü sınıftan itibaren verilen "Genel Din" dersi, lise eğitiminde seçmeli hale gelir. Kişi istediği din dersini seçer ya da hiçbirini seçmez. Böylelikle toplumun her ferdi din eğitimi almış olur.
"İsteyen din eğitimini ailesinden alsın. Okulda din öğretilmez" mantığı da yanlıştır. Her Müslüman anne babanın çocuğu nasıl ki Müslüman olmak zorunda değilse her dinsiz anne babanın çocuğu da dinsiz olmak zorunda değildir. Dinsiz anne babanın çocuğunun ailesinden din eğitimi almasını tahayyül edebilir misiniz? Mümkün değildir.
Başlık | Kategori | Yayın Tarihi |
---|---|---|
Atsız Bey'in İlk Eşi Mehpare Hanım Kimdir? | Tarih | 23.04.2014 |
Otorite | Politika | 09.02.2014 |
Atsız'ın 9 Mayıs Savunmasının Haklılığı | Tarih | 12.01.2014 |
Atsız'ın Basılmamış Eserleri Hakkında | Tarih | 11.12.2013 |
Necip Fazıl'ın Kanuni Hakkındaki Düşünceleri | Tarih | 16.09.2012 |
Başlık | Kategori | Yayın Tarihi |
---|---|---|
Avrupalılar Siz Sömürdünüz Biz Yönettik | Politika | 19.02.2021 |
İSTİKBAL GÖKLERDEDİR | Politika | 12.02.2021 |
Türk Birliği | Politika | 25.01.2021 |
Güvenir Halim Kalmadı | Politika | 29.12.2020 |
KKTC SECİMLERİ ÜZERİNE | Politika | 26.10.2020 |
Bu yazıya ilk yorumu siz yazın.