Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, elli subayın PKK saflarına geçtiği iddiasını ortaya atanlara "Bunların Türk kanı taşıdığını düşünmüyorum" mealinde bir konuşma yaptı ya...

Kimilerini bir öfke ve heyecan sardı.

- Kan dedi!

- Irkçılık yaptı, Türk kanı da neymiş!

- İlker Başbuğ özür dilemelidir.

Böyle garip tepkiler ve protestolar gelmeye başladı. Artık kan sözünden bile tiksinen ve kan demeyi ırkçılık sananlar sanırım yaşamları boyunca hiçbir ırkçıyla karşılaşmamışlar. Merak ediyorum, bu adamlar evlerinde "Sen uzaklarda değil damarımda kanımsın", "Canımda kanımda dört yanımda" ya da "Kan ve gül" türünde şarkıları dinliyorlar mıdır? Yoksa bu şarkıları da ırkçı sanıp dinlemezler mi? Söz yazarlarına dava açma talebinde bulunurlar mı?

Gerçekten artık ağlanacak halimize gülüyoruz. Irk demek ırkçılık, Türk demek Kürtlere hakaret sayılıyordu. Bir nebze alışmıştık. Şimdi de kan demek ırkçılık sayılmaya başlandı. Türk kimliği için eğer "etnik köken" derseniz vatansever, "ırk" derseniz pis ırkçı sayılıyorsunuz.

Ağlanacak halimize son bir dokundurma yapmak isterim. Bugün bütün sınıflarda asılı olan "Gençliğe Hitabe" nasıl bitiyordu: - Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

- Eyvah kan dedi.

- Hem de asil kan dedi...

- Kim dedi

- Mustafa Kemal Atatürk

- Olamaz böyle bir şey, derhal özür dilemelidir.

- Aman efendim dahası var.

- Başka ne demiş... Yoksa yoksa...

- Efendim geçenlerde gençlerin elindeki bir kitapta gördüm. Bu adam demiş ki: "Muhterem milletime tavsiyem odur ki, sinesinde yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki ve vicdanındaki cevher-i asliyi çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an vazgeçmesin!"

- Bizi tarif etmiş, derhal özür dilesin ve hakaret davası açalım.

- Aman efendim, o yıllar önce öldü.

- Fark etmez, derhal içinde kan geçen kısımları sansürleyin.

- Efendim zaten Medeni Bilgiler'deki din kısmını sansürledik.

- O zaman toptan kaldırın. Dava açmayı da unutmayın.

- ?!?!?